Merkez Bankası Döviz Kuru | |||
ALIŞ | SATIŞ | ||
USD | 0 | 0 | |
EURO | 0 | 0 | |
Geçmiş Namazların Kazası
Namazı vaktinde kılmaya "Edâ”, vakti çıktıktan sonra kılmaya "Kaza”, kılınan bir namazı herhangi bir halelden dolayı tekrar etmeye “ade” denir.
— Bir namazı mazeretsiz yere kazaya bırakmak çok günahtır. Kaza edilse bile tevbe etmek gerekir.
— Vaktinde kilinmayan beş vakit namazın farzları ile vitir namazı kaza edilir, sünnetler kaza edilmez. Beş vakit namazın kazası da edâsı gibi farzdır.
— Sabah namazı, güneş doğduktan öğleye kadar kılınırsa sünneti mukim iken yine iki kılınır.
Yolculuk esnasında kazaya kalan dört rekâtlı bir farz namaz mukim iken yine iki kılınır.
— Namazlar kaza edilirken ezan ve ikâmet lâzımdır. Namaz birden fazla ise başlangıçta bir ezan okunur, her namaz için ayrı ayrı ikâmet getirilir
— Kazaya kalan ayni vaktin namazi, usûlü üzere cemaatle de kılınabilir.
— Kaza namazında ayni vaktin bulunması şart değildir. Kazaya kalmış bir akşam namazı öğleden sonra da kılınabilir.
— Kazaya kalmış namazları altı vakitten az olan kimseye ""Tertip sahibi” denir. -Tertip sahibi olan bir kişi, bir vakit namazını bir özüründen dolayı kılamamışsa, öteki vakit namazını kılmadan muhakkak onu kaza etmelidir. Meselâ akşam namazını kılamayan tertip sahibinin, yatsıyı kılmadan önce akşamı kaza etmesi gerekir. Kilamadığı namazları altı vakit veya daha çok sayıya ulaşanlar, tertip sahibi olmaktan çıkarlar.
— Kaza namazının belirli vakti yoktur. Üç kerahat vaktinin dışında istenilen her vakitte kılınabilir.